Komşudaki yangını kişi olarak ya da bazılarını
ilgilendirmiyorsa, düşüncelerinde insani duyguların bittiği anlamı çıkar. Irkçı, faşist düşünce akımını teşvik eden
devletlerin izlediği politikadan kaynaklanır. Bizim ülkemiz içinde geçerlidir.
Yunanistan’daki yangına, mal ve can
kaybına sevinen cehennem zebanileri var. Aklıma gelen şu: Hani “Allah hepimizi
eşit yaratmıştı?” Gerçekten yarattı mı? Pratiğe baktığımızda öyle bir şeyin
olmadığını görüyoruz.
Gavur, cavur cümle nasıl kullanılırsa
kullanılsın. İçinde küçümseme, aşağılama, ırkçılık, faşistlik barındırıyor.
Yunanistan’daki acıyı paylaşamayan
örümcek kafalılar. Türkiye’deki yaşanılan bunca acıyı, yaşanacak olan acıları
nasıl anlayabilsin? Anlayamaz. Kendi ırkının bulunmaz bir Hint kumaşı olduğunu
okullarda öğretildiğinden, diğer halklar kötüdür, aşağılıktır anlayışıyla
hareket eder.
Oysa bu dar çerçeveliler; okuyup,
araştırma dönemine girseler, kendilerine öğretilen, insanlık dışı olan bu
anlayışı mahkûm ederlerdi.
Acıları paylaşmanın dili, ten rengi,
kültürü olamaz. Acılar paylaşıldıkça insanlar arasındaki köprüyü kurar. Sağlam
temeller üzerinden, halkların birliği, paylaşımı ve kardeşliği ortaya çıkar. Bu
ortamı istemeyen düzenlerde karalama, aşağılama kampanyasını gerzeklerle sürdürür.
Yunan halkının yaşamış olduğu orman
yangını sonucunda ölen yurttaşların acısını, felaketini, her ne kadar ülkemizde kafatasçılar olsa da,
iğrenç açıklamalar yapsalar da, onlara inat içimizde hissediyoruz.
Yunan halkının acısı bizlerin
acısıdır. Geçmiş olsun komşum…
Hüseyin Habip Taşkın

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder