Hüseyin
Habip Taşkın
Yakarlar,
öldürürler, tekbir getirirler, devlet oynattığı oyuna hiçbir şey olmamışçasına
sinsi sinsi bakar. 2 Temmuz 1993’den,
bugüne Sivas Madımak Oteli içimizi yakar durur.
Acılar,
devletin eliyle gelenek haline getirmesiyle çıbana dönmüştür. Acılarla, acılara
katlanarak yıllar geçti. Hiçbir acının suçluları ortaya çıkartılmadığı gibi
Sivas Madımak Oteli katliamı da ortaya çıkartılmadı. O günün Koalisyon Hükümeti
adeta bizlerle dalga geçen demeçleri oldu. O dalga 02 Temmuz 2020 yılında bile yüreğimize
çarpa çarpa acıtıyor. Unutmuyoruz. Unutturmayacağız.
Koalisyon
Hükümetini oluşturanların ve devlet makamında yer alanların birçoğu toprak altına
girmiştir. Şuan yaşayanlarda vardır. Kesinlikle affetmiyoruz.
02
Temmuz 1993’ün gerçek suçluları ortaya çıkarılmalıdır. TC gerçekten barış ve
birlikte yaşamayı istiyorsa yaptığıyla yüzleşmelidir. Şeriat isteyenlerle ve
faşistler alttan alta planı yapanlar tarafından gaza getirilip, ateşe dönüşümleri
sağlanmıştır. Yüzleşmelidirler.
Oralı
buralı olmamız, ten rengimiz, anadillerimiz, Alevi olmamız ya da olmayışımız,
bizi birbirimize düşman etmemelidir.
Artık
yeter Sivas Madımaklar olmasın. Hiçbir can yakılmasın, öldürülmesin. Nefret
söylemleri olmasın. Birlikte yaşayabiliriz.
Hepimiz birer canız.
02.Temmuz
2020
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder