17 Ocak 2020 Cuma

YILLAR GEÇSEDE ARKADAŞLARIYIZ HIRANT’IN


Newroz Gazetesi 25 Şubat 2012 tarihinde yayınlanmış yazımdır. 

                                                              Hüseyin Habip Taşkın
YILLAR GEÇSEDE ARKADAŞLARIYIZ HIRANT’IN

Hırant Dink 19 Ocak 2007 tarihinde katledildi. Bilerek, bilinçlice, örgütlüce yapıldı. Devletin en üst düzeyinde bu işi organize edenler, atılacak adımların her karesini detaylıca hesapladılar. Kafatasçılar bir tek şunu hesaplayamadılar: Hırant’ın arkadaşları her kültürden, dilden, renkten o kadar çoktular ki Hırant’ı tek bir yürekle sahiplendiklerini ve bağırlarına bastıklarını gösterdiler. Devlet ise Hırant’a bu derece sahip çıkılmasının şaşkınlığını yaşadı. Ama onlarda oyun çok! Suçu cezaevinde olanların üzerine yıkıp, oyunun gerisinde duran devleti ve onun içinde organize edenleri deşifre etmemekti amacı.

Hırant’sız yıllar geçti. Bu süre içinde adil yargılanmanın yanından geçmedi. Yargı olduğu yerde döndü ve körebe oyunu oynadı. Yıllar boyunca devletin içindeki tezgâhı hazırlayanlara ulaşamadı. 14. Ağır Ceza Mahkemesi Hırant Dink’i katledenler için verdiği kararda “örgüt yok” dedi.

Bu dava bizlerin vicdanında bitmedi, bitmeyecek. Bu kara leke Türkiye’nin hanesine yazılmıştır. Hep böyle olmuyor mu? Bugüne kadar öldürülen gazeteci ve aydınların davalarında mahkemenin vermiş olduğu karar da hep “örgüt yok” deniliyor.

Hırant Dink’in öldürülmesini mahkemenin gördüğü gibi basit bir cinayet diyemeyiz. Her insan gibi o da bir candı. Hırant Ermeni olduğu için öldürüldü. Hırant bu ülkede, sistemin Türk İslam sentezi ile beyinleri yıkaması, Türkçülüğü, ırkçılığı, kafatasçılığı etkin hale getirmesinin bir sonucu olarak öldürüldü.

Yargı her nedense sosyalist basına, Kürt politikacılarına, ileri gelenlerine, B.D.P’ye, öğrencilerin protestolarına, Hopa olaylarına, füze Kalkanı ile ilgili protestoya ve nicelerine yüce yargı(!) her nedense hemen bir örgüt bulabiliyor. Ama bu yüce yargı(!) her nedense Hırant’ın katilleri için “örgüt yok” dedi ve bunu çok kolay söyledi. Vicdanlarımız rahat değil, hem de hiç değil.

Trabzon İl Jandarma Alay Komutanı Albay Ali Öz’ün Hrant Dink’in öldürüleceğine ilişkin önceden bilgi sahibi olmasına rağmen, bunu sakladığı iddiası var. Albay Öz ihmalden yargılanıyor, ihmalden altı ay hapis cezası alıyor.

Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Yüzbaşı Metin Yıldız. Cinayeti altı ay önce ihbar eden Coşkun İğci’yi Albay Öz’ün emriyle, susturmakla görevli olduğu iddia ediliyor. Yüzbaşı Yıldız altı ay hapis cezası alıyor.

Trabzon’da görevli Jandarma Başçavuş Okan Şimşek, Uzman Çavuş Veysel Şahin ihmal suçuyla dörder ay hapis cezası alıyor.

Hrant’ın öldürülmesi için biri mermileri sağlıyor, diğeri para veriyor, başkaları tetikçiye her türlü maddi ve manevi yardımda bulunuyor, birileri cinayeti planlıyor, birileri katilin kaçmasına yardım ediyor, 18 kişi perdenin önünde ya arkasında olanlar niçin aydınlığa çıkartılmıyor?

Hrant’ın iki MİT görevlisi tarafından tehdit edilmesinden sorumlu valinin bugün iktidar partisinden milletvekili, suikasttan hemen sonra “Bu örgüt işi değil” açıklamasıyla tam bir skandal yaratan eski İstanbul Emniyet Müdürü’nün şu anda vali oluşu ile kafalarda oluşan cevapsız sorulardır.

Trabzon eski Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek başta olmak üzere, Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesinde muhbir Erhan Tuncel 17 Şubat 2006’da ve 7 Nisan 2006’da, Hırant Dink’in öldürüleceği bilgisini verirken detaylarına da yer vermiş.

Dönemin B.B.P ve Alperen Ocakları’nın Hırant’ın katilleriyle ilişkileri inkâr etseler de Başta Muhsin Yazıcıoğlu ile fotoğraflarla belgelenmesi ile Yasin Hayal’in bir mahkeme günü B.B.Partisi için söylediği sözleri unutmadık.

AKP iktidarı bir yandan insan hakları dersi vermeye çalışıyor diğer yandan adalet, hukuk tarafında kokuşmuşluk arttıkça artıyor. Anlayacağımız bu ülkede insan hakları iktidara gelenlerle şekilleniyor. AKP bir zamanlar ‘derin devletin üzerine gideceğim’ dese de kendisine dokunanların üzerine gidiyor. Böylelikle AKP yerini sağlamlaştırmaya çalışıyor.

Mahkeme heyeti körebe oyununda “örgüt” bağlantısı bulamıyor. Bunca olan ilişki ağlarından, bağlantılardan bir örgüt çıkmadı. Mahkeme heyetine suç duyurusunda bulunuyorum: Bizler Hırant’ın arkadaşlarıyız. Bizde bir örgütüz. Gerekli işlemi yapın!

Newroz Gazetesi 25 Şubat 2012



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Acılarımız Ortaktır

 Her halkın acıları birbirine benzer. İnsanca yaşamak her bireyin hakkıdır. İnsanca yaşıyabiliyor muyuz? Kendimizi birey olarak sorgulamamız...