Diyanet
verdiği fetvalar ile içmeden kafayı bulduruyor. Arada bir görünür olmak
istiyor. Haksızda değil hani diyanetin başındaki. “Diyanet İşleri Başkanı Prof.
Dr. Mehmet Görmez’e Diyanet Vakfı’nın bütçesinden 1 milyon TL’ye Mercedes S500
model makam aracı alındı.” Kıyak biz emeklilere, asgari ücretlilere, halka,
halklara olur mu hiç! Olmaz bizler kimiz ki? Sıradan birer vatandaşız.
Diyanete
makam aracı kıyak geçilmiş, kim geçmiş tek adam yaman adam bu işi becermiş.
Kıyak geçme vatandaşa olmadığına göre nasıl bir etkiyle geri dönmüştür. Zamlı,
tuzlu, acılı olarak geri dönmüştür.
Vatandaş
inim inim inlerken, sakıncalı durum yaratılmasın, vatandaşın gözü açılmasın
diye diyanet en son vermiş olduğu fetvası korku filmlerini aratmayacak şekilde
bizlere basından iletilmiştir.
Bizlere
“şükür etmemizi” istiyor. Neden istiyor? Pahalılığa, yolsuzluğa, işkenceye,
kadın katliamına, cinsel tacize uğrayanlara, işten atılmalara, diplomalı,
diplomasız işsizlere ve diğer olumsuzluklara susun diğer tarafta
mükâfatlandırılacağımızı söylerken, gözlerinizi, kulaklarınızı kapatın diyor.
Kendimize
birçok soru sorabiliriz. Bizi sömürenler, aç bırakanlar, yoksullaştıranlar,
hakkımızı yiyenler, eziyet edenler, her türlü iğrençliği yapanlar, doğayı talan
edenler… Gibi uzatılabilir. Birde savaşlara onay verildiğine göre…
Şimdi
bu iğrenç kişiler günahlarını çekip birlikte bir arada nasıl yaşayacağız? Neyse
bu işler derin işler, biraz olsun kafalarda paslı düşünceleri olanları açmak
istedim.
Ne
yapacağız? Bu dünyayı güzelleştireceğiz. İlk önce bilinçlenmek için okuyacağız.
Araştıracağız. Geleceğimizi bizler şekillendireceğiz. Korkmadan insani
ilişkileri geliştireceğiz. Tüm halklarla birlikte yaşamasını, paylaşmasını
bileceğiz.
Kendimizi
karanlığa gömmeyelim. Ey halk! Halklar içindeki o aydınlığa açılan ışığı gün
yüzüne çıkar artık
HÜSEYİN
HABİP TAŞKIN
28.11.2019
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder